Sevgili hocam Metin Türel, yanılmıyorsam 12 yıl önce, Tercüman’daki onu kızdırma tezgahı olan masama kurulmuş, “Denizli’den bir sol kanat savunucusu aldım Beşiktaş’a. Gör bak, hem bıçak gibi hem de gizli forvet” keyfiyle sigarasını tüttürmüştü.
Ben de teknik adamlığına kimsenin burnunu bükemeyeceği hocamın, “Denizli’den gelen adam Beşiktaş’ta ne oynar ki” diyerek, en zayıf bam teline basıvermiştim. Ama gelin görün ki Türel Hocamın eseri o günden bugüne Beşiktaş savunmasının sol kanadının adeta tapusunu aldı. O bölgeye sokulan bütün açıklar futbol kurallarının izin verdiği hamlelerle imha olup gittiler. Sonrası da Kadir Akbulut önündeki kulvardan rakibin üzerine acımasız ortalar yağdırarak çok pozisyonun, çok golün hazırlayıcısı oldu.
Ağır, yaşlı, gidemiyor yakıştırmalarını da son yıllarda sanki ışınlanmış gibi geldiği rakip sahanın sağ kanadından uçurduğu tehlikelerle iflasa sürükleyen Kadir, kaleyi cepheden gören frikiklerde de önüne bırakılan toplara en acımasız sollarını çaktı.
Beşiktaşlı’nın “İşte Kadir’in yerine adam” dediği yarı yaşındakilerin hepsi hala yedekteler. Hem de Kadir, önünde Rıza gibi bir atom karınca olmamasına rağmen banko adamlığını hala sürdürüyor. Gösterişsiz, ama oyun disiplini içinde Beşiktaş’ın vazgeçemediği yıllanmışlardan Kadir’in 3 numaralı formayı daha öyle kolay kolay teslim edeceğini sanmıyorum.
Kemal Belgin
Temmuz 1992
