Necip Fazıl Kısakürek’in Nisan 1978’de Sabah gazetesinde kaleme aldığı “Favori ve Top Saç” başlıklı yazı;
Bundan 60 yıl kadar önceydi. Bahriye mektebinde, henüz büluğa ermemişbir talebeydim. Edebiyat hocamız, münasebetini bulup sakal ve bıyıktan bahsetmeye başlamıştı. Muzip bir arkadaş sormuştu:
– Hocam insan bıyığını keser de sakalını koyuverirse nasıl olur?
Hoca; yakınlarda ve doksanını aşgın çağda ölen ve bana ilk tasavvuf zevkini veren İbrahim Aşki Bey şu cevabı vermişti:
– Kuyruğunu da beraber bırakması lazımgelir!
İşte, günümüzde bir nevi, gerçek sakal düşmanı sakaklılarla, şakaklarından sakal kanalizasyonuna yol açan favorililer, top saçlılar, şunlar, bunlar; beraber koyuverdikleri kuyrukalrını pantalonlarının arkasına gömmüş zavallı yaratıklar.
Bakıyorsunuz, vapur biletçisi favorili ve top saçlı; banka müdürü öyle, hamal öyle, memur öyle, öğretmen öyle, mübaşir öyle, avukat öyle, hatta inanır mısınız polis öyle, dilenci öyle, bakan öyle, millet vekili öyle… İhtiyarlar bile, başı boş gençlere mahsus sandığımız, kılıkta tecelli edici bu ruh ihtilalinin dışında değil. Ellisinde, altmışında ihtiyarların bu sefil özentisi, takma dişli bir kokanadaki mini etek kadar iğrenç. Öyle bir kapılış ki eğer vergiye tabi tutulsa bütçe açığını kapatabilir.
Favoriye, saçın sakala doğru basit uzanışı deyip geçmeyin; bu uzanışta boşlukta sarkan istinatsız ve hedefsiz ruhların, örf ve adet, (klasik) şekil ve sabit ifade gibi içtimai kıymet hükümlerine karşı isyanı ve muvazenesini kaybetmiş bir cemiyetin işareti yatıyor.
Bugünün gençliğinde favori, sahte sakal ve top saç, eski zamanların külhanbeyi modeli yumurta ökçe, bol paça ve limon kabuğu fes gibi, cemiyete karşı (sembolik) bir isyan tuğrasıdır.
Nisan 1978 / Sabah Gazetesi Arşivi